1 Ekim 2014 Çarşamba

KURTAR BİZİ DRAGHI

Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısı var. Bu toplantıdan varlık alım programına dair detaylar piyasalar tarafından bekleniyor. Fed faiz artırımına adım adım yaklaşırken Fed’in yarattığı boşluğu ECB’nin dolduracağını düşünenler var –ki fena halde yanılıyor olabilirler.  ECB’nin Fed benzeri, hatta Fed’in parasal genişleme modelinin kopyala-yapıştır şeklinde uygulanması ve Fed’in parasal genişleme programının etkileriyle ECB’nin parasal genişleme etkisinin aynı olması beklenmemeli.

Euro Bölgesi 7 yıldır toparlanamıyor. İşsizlik çok yüksek, enflasyon yok, büyüme yok. Kurtarıcı figür olarak ise hükümetler değil ECB başkanı Draghi görülüyor. Sakin duruşu, önceki başkana göre daha radikal kararlar alması kendisine süper Mario lakabını yapıştırdı. Fakat bir merkez bankasını, bir bölgedeki sorunları sahip olduğu araçlarla tek başına çözmesi mümkün değil. Draghi de aynısını söylüyor. Son basın toplantılarında, eskiden gördüğümüz rahat başkan tavırlarından uzak bir Draghi gördük. Draghi politikacıların üzerlerine düşeni yapmaları gerektiğini söylüyor. ECB’nin uyguladığı para politikalarının maliye politikalarıyla desteklenmesi gerektiğini söylüyor. Düşük vergi, yapısal reformlar vb. sıfır faiz, bedava para kadar önemli toparlanabilmek için.

ECB tüketimi canlandırmaya çalışıyor. Bunun için paketler hazırlıyor fakat kredi piyasasında kıpırdama yok. En son uygulanan, haziran ayında açıklanıp eylülde ilk turu, ekimde ikinci turu yapılacak olan hedefli refinansman operasyonu da aynı amaca yönelik. ECB bankalara  4 yıl vadeli kredi  imkanı sunuyor, küçük işletmelerin desteklenmesini istiyor. Kredilerde artış olmazsa 2 yıl sonra bankaya verilen para ECB tarafından geri isteniyor. İlk turun sonuçları hayal kırıcıydı. 225 banka 82.6 milyar euro’luk başvuru yaptı. 400 milyar euro’luk pakette çok küçük kalan katılım Draghi’yi üzmüş olmalı. Katılımın az olmasının sebepleri  şöyle sıralanabilir;
1.Haziranda alınan kararların uygulanması beklenmeden varlık alım programından bahsetmek bankaları bekle-göre sevketti
2.Banka stres testi bekleniyor, sonuçlar gelmeden, bankaların yapacağı yüksek miktarlı başvuru yanlış değerlendirilebilir.

Draghi kredi koşullarını hafifleterek, kredi sisteminin canlanmasını, üretimin-tüketimin kıpırdamasını bekliyor. Fakat gevşek para politikalarının sonucu mutlak-kesin değil. Ayrıca tek yol bedava para değil. Bir de alıcı tarafına bakmak gerekli. Kredi talebi var mı? Bu soruyu sorunca başka bir soru akla geliyor, arz mı talebi doğurur talep mi arzı? ECB krediyi arz ediyorsa talep artar mı, yoksa zaten krediye talep olsaydı ECB bu kadar kıvranır mıydı ?

Sonuç olarak Draghi’nin çantasında sistemi canlandırabilmek için kullanabileceği son bir silah kaldı. Her ne kadar kendisi daha çok silahımız var, alışık olmadığınız yöntemler de uygulayabiliriz dese de, son kurşun varlığa dayalı menkul kıymel alımı, parasal genişleme. Mevduata negatif faiz verecek, tasarruflar cezalandırılıp zorla tüketilsin isteniyor ve yaprak kıpırdamıyorsa limite gelmiş olabilirsiniz.


Perşembe toplantısında, sürpriz olmazsa Draghi’nin parmaklarıyla masa altında şans işareti yaparken tahvil alımına dair programını açıklarken içinden dua ettiğini duyacağız.