20 Mart 2018 Salı

YAPTIM..AMA NİYE YAPTIM BİR SOR? (TRUMP'I ANLAMAK)

On yıllardır süregelen küreselleşme- serbest ticaret güzellemelerine karşı tabudeviren Trump kendince haklı bir adımla korumacı moda geçiyor. Neden? 

Bunu Apple örneğiyle anlamaya çalışalım.

Apple üretimini Çin gibi ülkelerde ABD'ye göre çok daha düşük maliyetle yapıp ABD vergi kıskacından kaçarken, ülke büyüklüğünde bir şirkete dönüşebiliyor. Ama bu devleşmenin New York'ta Apple hissesini alıp satan borsa hissedarından başka normal bir ABD vatandaşına faydası nedir?

Trump tarife değişikliği, öncesinde vergi indirimi ile, uluslararası şirketlerin ABD dışında yarattığı iş olanaklarını ülkeye taşımayı istiyor. Bu durumda Apple'nın katma değer zincirinin büyük bir kısmı ABD içinde olmalı. Apple ABD içine dönünce üretim maliyeti yükselecek ama düşen vergiler artan gelirler vs sayesinde iç tüketicinin alım gücü yükselecek, uzun vadede hem ABD'li tüketici hem Apple kazanacak düşüncesi var.

Serbest ticaret candır-tarifeler berbattır düşüncesi sorgulanmıyor. Fakat adına ticaret savaşı denen bu olayda eğer eliniz güçlü-rakipleriniz zayıfsa kazanma ihtimaliniz yüksek. ABD'li koruma yanlılarına göre büyüme şansı olmayan işler ve tarım sektörü dış ticaret ortaklarına bırakılabilir, içeriye çekilen küresel ABD'li şirketlerle daha yüksek katma değerli işler yaratılabilir. Tarife değişikliği dış ticaret ortaklarının fikri hak hırsızlığı ve yerli malı kampanyalarına karşı da bir hamledir aynı zamanda.

ABD korumacı olmak zorundadır. Çünkü devasa boyuttaki borcun gittiği yer hiç sevimli değil. Tarife değişikliği ile verimlilik artırılabilir ve reel gelir artabilir. Böylece borcun çevrilebilirliği konusunda biraz rahatlama sağlanabilir.

Serbest ticaret- düşük tarife ekonomik değil siyasi bir tercihtir. Ekonominiz sağlamsa, (mesela 2. Dünya Savaşı sonrası ABD gibi) ticaret ortaklarınızda ekonomi bitik durumdaysa (Avrupa) serbest ticaretle hem ortaklarınızı ayağa kaldırır hem siz kazanırsınız. Tam bir kazan-kazan hikayesi. Ama bugün Çin gibi ülkeler sizi çoktan geçmişse gelişmelere küreselleşme-serbest ticaret masalları penceresinden bakamazsınız.

Ticaret savaşı iyi bir şey midir? Hayır. Ticaret yapamayan ülkeler savaşır. Ancak küreselleşmenin, serbest ticaretin bilmem kaç bin yıllık insanlık tarihinin yakma-yıkma-yok etme tavrını değiştireceğini sanmak da liberal saflıktır.

19 Mart 2018 Pazartesi

VAR MI MİLYONER OLMAK İSTEYEN?

Twitter'da @MrMilyoner'i takip etmeye başlayıp kendisinin "para yapma" ile ilgili ilginç fikirlerini okuyunca ben de bir bakayım dedim, nasıl milyoner olunur? Konuya eğilince ilginç düşünceler yağmaya başladı.


Tim Sykes'ın önerileri...10 madde.

1. Milyoner olmak basittir. Ancak  basit olması kolay olduğu anlamına gelmez.

Öğrenmek için zaman ayırmalısınız. Biraz antrenman yapmadan atlayabileceğiniz birkaç şey var. Daha sonra,  çok sabır, çaba ve zorlu bir öz yansıma gerektiren, yöntemlerinizi arıtmaya çalışmanız gerekir.

Ve belki de en zoru, birkaç yıl boyunca onunla uğraşmak zorundasınız.

2. Resmi bir eğitime ihtiyacınız yok: 
Doğru: Bir milyoner olmak için bir üniversite derecesine veya hiç bir dereceye ihtiyacınız yok. Mark Zuckerberg, Ted Turner ve Richard Branson bunun hayati önemi olmadığını kanıtlıyor: Bu son derece zengin ve yetenekli adamların hiçbiri üniversiteyi bitirmedi.

Hayır, bu "eğitim değersizdir" demek değildir.

Sadece milyonlar ile vasatlık arasındaki fark anlamında eğitim bir anlam ifade etmiyor.

3. Öğrenmeye istekli olmalısınız: 
Yukarıda belirtildiği gibi, milyoner olmak için bir dereceye ihtiyacınız yok. Ama yine de yaptığınız ticareti öğrenmek ve düzeltmek zorundasınız.


4. Bu işin kısa sürmesini veya geciktiğinizi düşünmeyin: 
Potansiyel milyonerler bolca şu aptalca cümleyi kuruyorlar: “benim için milyoner olmak için çok geç.” Yaşınız ne olursa olsun, doğru değil.


5. Kuruşları tutun: Bu milyoner olmanın en göz alıcı kısmı değil, bunu açıkça kabul ediyorum. Ama eğer bir milyoner olmak istiyorsanız, tasarruf hakkında bilgi sahibi olmalısınız. Eğlenceli gelmediğini biliyorum ama para kazanmaya başladığınızda, kazancınızın çoğunluğunu tasarruf ederseniz, ileriye doğru yatırım yapmak için daha fazlasına sahipsiniz demektir.

Bu, aynı türden işler yapmaya devam etseniz bile, daha fazla yatırım yaptığınız için kazançlarınızın artacağı anlamına gelir.


6. Bu iş sıkıcı olabilir: Diğer işler gibi, milyoner olmak da zaman zaman sıkıcı olabilir. Büyük bir rutin ve tekrar eden işler vardır, bu da  zaman zaman sıkıcı olabilir. Ama eğlence değil milyon peşindesiniz değil mi?

Sadece öğrenme, araştırma yapma ve geliştirme rutinine sadık kalarak, gerçekten de ulaşmak istediğiniz hedeflere doğru ilerliyor olmanıza odaklanın.

7. Bir milyoner olmak için, yapman gereken bir şeyi seçip sonsuza kadar yapmalısın, değil mi?

Şart değil…Aslında, milyonerlerin çoğunun birden fazla “işi” veya gelir kaynağı var. Çeşitli gelir kaynakları çok farklı değerlere sahiptir. Çeşitlendirmeye git. Tüm yumurtaları bir sepete koyma.


8. Bırakmak isteyeceksiniz: 
Çok önemli ve çok normal. Belli bir noktada, bırakmak isteyeceksiniz.

Bu, yukarıda belirtilen nedenlerden herhangi biri için olabilir: Zorlu çalışma, tasarruflara bağlılık, bazı yeni şeyler öğrenme ihtiyacı.

9. Arkadaşlara ihtiyacın var: 
Bu iş biraz da network işi.

Öncelikle bir akıl hocasına ihtiyacınız var: Bu yol boyunca size yardımcı olabilecek bir rehber. İkincisi, profesyonel bir ağa ihtiyacınız var. Bu sizin yaşıtlarınız, bir ağ grubunuz veya bir ticari işbirliğiniz olabilir.

Bu grup sizi motive ve yolda tutabilir, ilham verebilir.

Ailenizin ve arkadaşlarınızın desteğine ihtiyacınız var. Bunlar zor zamanlardan geçmenize yardımcı olacak ve sizi yolculuğunuz boyunca duygusal olarak destekleyecek olan insanlar.

10. İş asla bitmez: 
Milyonerler asla gerçekten emekli değiller. Çünkü  milyonerin içinde her zaman oyunun içinde başarılı olmak ve oyun oynamak için derin bir açlık var.