USD/TRY
TCMB’nın politika faizinde 50 baz puanlık indirimden
sonra tartışmalar daha da büyüdü. Bir tarafta daha hızlı bir indirim
bekleyenler, diğer tarafta faiz indirimini tehlikeli bulanlar argümanlarını
ortaya koyadursun, faiz bütün dünyada geriliyor. Euro bölgesinin sorunlu
ülkeleri, İtal-İspanya-Portekiz tahvil bono piyasasında kriz öncesi seviyelere
döndü. Krizde yüzde 10 üzerinde faizle borç bulabilen ülkeler bugün yüzde 3 faizle
karşı karşıyalar. Türkiye için de tahvil bono piyasasında farklı bir durum yok,
mart ortasında 11.75 olan faiz bugün 8.5 seviyesine dayandı.
Kur tarafında önümüzdeki hafta için 3 önemli başlık
var. Birincisi pazartesi günü MB’sının sunumu, Salı enflasyon rakamı ve
Perşembe ECB toplantısı. Piyasa fiyatlamasında haziran ayında MB’nın 50 baz
puanlık bir indirim yapması var, yani olası 50 puanlık indirim fiyatların
içinde. Seyri keskin değiştirebilecek hamle ise ECB’den gelir beklentimizi
koruyoruz. ECB bu sefer gerçekten “gevşerse” TCMB’nın elinde faiz indirimi için
güçlü bir koz olacak, bu durumda 50 baz puanın üzerinde indirim konuşuluyor
olacak.
Normal koşullarda bir ülkede faiz iniyorsa yerel para
biriminin cazibesini kaybetmesi beklenir. Fakat çoğu durumda olduğu gibi kur
tarafında da anomali devam ediyor. Çünkü Fed’in izni ECB’nin hamlesiyle gelişen
ülkeleri rahat bir yaz bekliyor olabilir. Bu ihtimalle borsalar canlı, tahvil
faizi geriliyor, gelişen ülkelerden sene başında kesilen ümitler tekrar canlanıyor.
Sermaye ülkeye akıyorsa bu durumda yerel para biriminin değer kazanması (
şimdilik en azından değer kaybetmemesi), faizlerin gerilemesi borsaların
yükselmesi bilinen denklem.
Tartışmaların alevlendiği günlerde Dolar/TL 2.11
seviyesinin hafif üzerine çıkmıştı, şimdi tekrar 2.10 seviyesinin altında. 2.10
seviyesinin altında olmak önemli, 200 günlük ortalamaya tekabül eden bu seviye
altında seyir devam ettikçe paritenin 2.08-2.10 aralığına sıkışması veya 2.06
seviyesine kadar gerilemesi ihtimali canlı kalacak. 2.12 seviyesi üzerinde
günlük kapanışlar olmadığı sürece şimdilik yükselişleri tepki olarak görmek
mümkün.
ALTIN
Altında
geçen hafta bülteninde bahsettiğimiz sıkışma aşağı yönde kırılma ile sona
erdi.Çarşamba günü 1300 dolara yakın seviyeden başlayan düşüşle şubat ayında
gördüğü seviyesi görüldü. 1275-1310 seviyeleri arasındaki sıkışma, 1268
seviyesinin de altına inilmesiyle son buldu. Son durumda 1250 dolar seviyesi
üzerinde kalma çabası devam ediyor.
Altın
fiyatının incelerken dünya borsaları izlemeye devam ediyoruz. Riskli
varlıklardan kaçış yoksa, endeksler yeni zirvelerine yükseliyorsa kısa vadede
altın gibi güvenli bir liman aranılmıyor demektir. Mart ortasından bu yana
SP500 endeksi yüzde 6 yükselirken altın yüzde 9 düştü. Hisse senetleri
piyasasından kaçış yaşanmadığı sürece altın için yükselişler kalıcı değil.
Önümüzdeki
hafta için altın fiyatını incelerken sadece borsa endeklerini değil, faiz
cephesini de izlemek faydalı olabilir. Tahvil bono piyasasında gerileme
yaşanıyor. ABD 10 yıllık tahvili 22 Mayıs 2013 Bernanke konuşması öncesi
seviyesine geri döndü. Yüzde 3 seviyesinin hafif üzerini gören tahvil faizi
bugün 2.47 seviyesinde. Avrupa’da da faizler rekor düşük seviyelere geriledi.
Borsalar
canlı. Risk almaktan korkmayan yatırımcı yüksek endeks seviyelerinden rahatsız
olmadıkça, örneğin SP500 için yeni hedef 1950 olarak kaldıkça altın 1200
desteğine doğru geri çekilebilir. 1250 seviyesi psikolojik bir destek bölgesi,
bu seviyenin de altına iniliyorsa ümitler iyice kırılıyor olacak. Fakat hızlı
geri çekilmenin tepki doğurması şaşırtıcı olmaz. 1275 seviyesine kadar
yaşanabilecek yükselişleri sadece tepki hareketi olarak düşünebiliriz. 1300
dolar seviyesi üzerine çıkmadan kalıcı bir yükseliş beklentisinden bahsetmek
zor.
EUR/USD
Euro
için kritik hafta başlıyor. Salı günü enflasyon beklentileri açıklanacak. Bu
açıklamalardan ECB’nin olası hamlelerine dair beklentiler biraz daha
netleştirilmeye çalışılacak ama büyük gün 5 Haziran Perşembe. Pariteyi 1,3992
seviyesinden 1,36 seviyesinin de altına indiren beklentilerin gerçekleşip
gerçekleşmediğini izleyeceğiz.
Faiz
indirimi, mevduata negatif faiz, kobi destekleyici ufak paket…bu olasılıkların
hepsinin fiyatların içinde olduğunu düşünüyoruz. Elbette bahsedilen başlıklarda
ana unsur” şiddeti” olacak, piyasaları yine etkileyecek ama yeni bir kırılma
yaratacak güçte olup olmayacağı sorgulanmalı diye düşünüyoruz. Hatta
toplantıdan saydığımız başlıklarda hafif bir paket çıkarsa paritede bir miktar
düşüşe tepki de izlenebilir.
Fiyatlanmadığını
düşündüğümüz 2 ihtimal var:
1 1- ECB hiçbir şey yapmayacak,
sözlü yönlendirmelerle haziran toplantısı bitecek: Bu durumda paritede tekrar
1.38 seviyesine doğru hareket şaşırtıcı olmayacak.
2- ECB’nin
FED-BOJ benzeri varlık alım programı açıklaması: ECB’nin böyle bir hamlesi
pariteyi hızla 1.35 altına çekebilecek.
1.3639
seviyesindeki 200 günlük ortalama civarında gezinen parite Perşembe günü
itibariyle bu ortalama üstüne mi çıkacak, yoksa ortalama altına inip yeni bir
yol haritası mı çizecek izleyeceğiz.